Haber ara

Select theme:
COVID-19

İşte Samsun Salgın Raporu: Kentte 400 vaka var

Samsun Tabip Odası Başanı Murat Erkan, kentteki bazı yataklı birimlerin virüsle mücadeleye hazırlıksız yakalandığını söyledi

| 2020-04-01 02:37:00
İşte Samsun Salgın Raporu: Kentte 400 vaka var

Samsun Tabip Odası Başanı Murat Erkan, kentteki bazı yataklı birimlerin virüsle mücadeleye hazırlıksız yakalandığını söyledi. Başkan Erkan, Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin kapasitesinin yüksek doluluk yaşadığını ifade etti. Erkan, kentte hizmet veren hastanelerde Covid-19 tanısıyla yatırılarak izlenen/tedavi edilen hasta sayısının 400'e yakın olduğunu ve yine Covid-19 tanısıyla yatırılan izlenen 5'i hekim olmak üzere toplam 15 sağlık çalışanı olduğunun bilgisini verdi.

SAMSUN'DA RAKAM 400'E YAKIN
Dünyada hızla gelişen korona virüsü grafiğine yer verilen raporu anlatan Başkan Murat Erkan, "Samsun Tabip Odası olarak 17 Mart itibarıyla Salgın nedeniyle Salgın Takip Kriz Masası oluşturulmuştur. Bu çalışma gurubuyla; özellikle merkezde konuşlanan büyük hastanelerde  sürecin işleyişi, yaşanacak aksaklıklar ve müdahale noktalarımızın  gözlemlenerek belirlemesi amaçlanmıştır. En son değerlendirmemiz sonucunda Samsun'daki hastanelerde kesin ya da şüpheli/olası Covid-19 tanısıyla yatırılarak izlenen/tedavi edilen sayısı 400' e yakın olduğu tahmin edilemektedir. Yine kesin ya da şüpheli/olası Covid-19 tanısıyla yatırılan izlenen 5'i hekim olmak üzere toplam 15 sağlık çalışanı vardır" diye konuştu.

TEST SAYILARININ AZLIĞINA DİKKATİ ÇEKTİ
"Samsun'da günlük yapılan test sayısıyla ilgili kesin bilgi alınamamaktadır" diyen Başkan Murat Erkan, "Ancak testlerin tek bir noktadan çalıştığı düşünüldüğünde; günlük en fazla 600 testin yapılabileceği öngörülmekte, Samsun içinse bu sayının günlük bir kaç yüz civarı olduğu tahmin edilmektedir. Alınan numunelerden ancak iki gün sonra sonuç alınabilmektedir. Salgın kontrolünde en önemli husus, vakaların tespiti ve hızlı ve etkin şekilde izole edilmesidir. Ancak böylelikle salgın zincirinin kırılması ve salgın hızının düşürülerek sağlık hizmetlerinde tıkanmanın önüne geçilebilecektir. Salgınla mücadelede en önemli kriter olan test sayısı ne yazık ki arzu edilen sayıların çok altında seyretmektedir" şeklinde konuştu.

'SAMSUN HAZIRLIKSIZ YAKALANDI'
Başkan Murat Erkan, "Eğitim ve Araştırma Hastanesi salgında hastaların ağırlıklı toplanma merkezi olarak görülmektedir. Vakaların ağırlıklı olarak toplandığı bir diğer merkez OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesidir. İki merkez arasında Eğitim Araştırma Hastanesi daha hazırlıklı ve organize görüntü vermektedir. Covid-19 hastalığının ilk ortaya çıkışından hastaların görülmeye başlamasına kadar geçen iki buçuk aylık süreçte Samsun'daki bazı yataklı birimlerde ciddi bir hazırlık çalışması yapılmadığı yine bu birimlerin Covid-19 pandemisi sürecine hazırlıksız yakalandığı anlaşılmaktadır. Bir çok merkezden, temizlik ve dezenfeksiyon hizmetlerinde çalışan, bir kısmı görevlendirme olduğu düşünülen, personelin  hizmet içi eğitimlerinin eksiklikleriyle ilgili geri bildirimler alınmıştır. Bu hem personelin kendisi hem de çevresi için tehlike oluşturmaktadır. Yine özel hastanelerde Covid-19 ile ilgili özellikle yardımcı sağlık personeline yeterli eğitim verilmediği ve bunun da kendileri ve diğer hastalar için risk oluşturduğu anlaşılmaktadır" ifadelerini kullandı.

EĞİTİM ARAŞTIRMA'DA KAPASİTE AŞILDI
Eğitim Araştırma Hastanesi'nin kapasitesinin, kesin ya da şüpheli/olası Covid-19 tanısıyla yatırılan hastalardan dolayı yüksek doluluk yaşadığını ifade eden Başkan Murat Erkan, şöyle devam etti; "Aynı durumun OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi için de kısa süre içinde görüleceği aşikardır. İlerleyen günlerde dolulukla ilgili sürecin artarak devam edeceği düşünülmektedir. Hastane ortamlarında çalışan hekim ve sağlık personeline test yapılmasında sorunlar yaşanmaktadır. Sağlık Bakanlığın değişen algoritmaları ve bunların uygulamaya sokulmasındaki gecikmeler nedeniyle zorluklar yaşanmakta, meslektaşlarımızın bu konudaki endişeleri bir türlü giderilememektedir. Hekimlerden ve sağlık çalışanlarından salgının başlangıç günlerinden olan 17 Mart baz alındığında   genel olarak malzeme ve çalışma koşulları bakımından çokça olumsuz geri bildirim alınmış bu durum zaman içerisinde görece olarak  düzelmiş görünmektedir. Ancak koruyucu ve sarf malzemeleri açısından kısıtlılık, malzemelerin dağılımındaki eşitsizlik ve bunların devamlılığıyla ilgili endişeler devam etmektedir"

AİLE HEKİMLERİNİN SORUNLARINA DEĞİNDİ
Başkan Murat Erkan, "Aile Sağlığı Birimlerinde çalışan Aile Hekimlerimiz, saha da vatandaşlarla doğrudan karşı karşıya kalan, fiziki koşulları çoğu birimlerde kısıtlı imkanlara sahip olan hekimlerimizdir. Bu birimlerde maske, eldiven ve dezenfektan bakımından geç iletilmesi ve eksiklikler olması gibi sorunlar yaşanmıştır/yaşanmaktadır. Birimlerinde tek hekim olarak çalışan aile hekimlerimiz dönüşümlü sistemden yararlanamamaktadır. Şüpheli vakaların takiplerinin de yapıldığı bu birimlerin iş yükleri zaman zaman kendi kapasitelerini aşmaktadır. Özel Hastanelerin tümünün salgın hastanesi ilan edilmesiyle birlikte ve alınan tedbirler çerçevesinde hasta sayılarının düşmesi neticesinde bu kuruluşlarda çalışan hekimlerin ücret alamama, iş ve gelecek kaygıları artmıştır" dedi.

SALGIN DIŞI SAĞLIK SORUNLARI OLASI
Samsun'da da tüm hastanelerin salgın hastanesi ilan edilmesi üzerine salgın dışı sağlık sorunlarına ilişkin hizmetlerde ilerleyen zamanlarda zorluklar yaşanmasının muhtemel olduğunu söyleyen Murat Erkan, şöyle devam etti; "Salgın ortamlarında toplum sağlığı açısından sekonder zarar (ikincil zarar) olarak ifade edilen bu duruma ilişkin net bir açıklama yapılmamıştır. Kentte toplumun genelinde alınan önlemelere uyum orta-düşük düzeyde gözlenmekte ve bu salgınla etkili mücadele için yeterli görülmemektedir. Bugüne kadar olan süreçte Samsun Tabip Odası bir defa İl Hıfzıssıhha toplantısına bir temsilciyle katılabilmiştir. 29 Mart'ta her ilde kurulmasına karar verilen İl Pandemi Kurulu'na odamız davet edilmemiştir. Halbuki, herkesin yaşam hakkının korunması için bu tür kurullarda işbirliği yapılması hukuksal düzenlemeler uyarınca gerekli ve zorunludur. Bu gerekliliğin hukuksal ifadesi Anayasanın 56. Maddesinde, 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanununun 1. ve 4. Maddelerinde, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 3. Maddesinde, 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununu hükümlerinde ve Danıştay kararlarında yer almaktadır. Meslek örgütlerinin, hazırlık ve uygulama sürecine dahil edilerek bu sorunla hep birlikte baş çıkacağımıza inanıyoruz."

DAHA FAZLA