Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Samsun Şube Başkanı Hasan Çobancı, beraberindeki yönetim kurulu üyeleri Selman Çubukçuoğlu ve Veli Kebapçı ile Çarşamba Gazeteciler Cemiyetini ziyaret ettiler. Cemiyet Başkanı Mehmet Emin Coşkundere ile gündemi değerlendiren Ziraat Odası temsilcileri, "Sizlerin nezdinde halka ve yetkililere sesleniyoruz. Çarşamba Eğercili Mahallesi’nde yapılması planlanan Çarşamba Biyokütle Enerji Santralı (BES) projesi tamamlandığında; insanları, hayvanları, doğayı ve toprağı zehirleyecektir. Biyokütle enerji santrali demek, bu ovanın katledilmesi demektir" dediler.
CİDDİ ÇEVRESEL ZARARLAR YAŞAYACAĞIZTürkiye Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Başkanı Hasan Çobancı, ziyarette yerel basının halka ulaşmanın ilk sıradaki çok önemli gücü olduğunu belirtti. samsunokur.com’un haberine göre: Öncelikle Çarşamba Türkiye'nin en büyük ve en verimli sayılı ovalarından biridir vurgusu yaparak, ovanın alüvyon toprak yapısına sahip, ortasından ırmak geçen ve son derece önemli bir bölge olduğunun da altını çizen Hasan Çobancı, "Bu bölge her türlü sebze ve meyvenin sıkılıkla yetiştiği bir yerdir ve böyle bir ovanın ortasına bugün biyokütle denilen bir enerji santrali kurulmak istenmektedir. Bu son derece yanlıştır. Biyokütle Santrali bu ovanın katledilmesi demektir. Bir an önce bu projeden vazgeçilmelidir. Ciddi çevresel zararlar yaşayacağız. Burada çok çeşitli atıklar yakılacak. Orman çöpleri, evsel atıklar, bitkisel atıklar hayvan gübreleri gibi çok detaylı yakıtlardan söz ediliyor. Bunlar yakıldığında bacadan her birinin ayrı gazı çıkacaktır. Ve bu gazlar insanlara ve çevreye son derece zarar verecektir. Her ne kadar baca koruması sağlansa da birtakım kaçaklar olacaktır" diye konuştu.
Yönetim Kurulu Üyeleri Selman Çubukçuoğlu ve Veli Kebapçı ise "İnsan, hayvan ve toprak sağlığı büyük zarar görecek. Burada kullanılacak yer altı suyu deniz suyunun da ovaya hareketlenmesine sebep olacak. Daha kötü etkileri olacak. Bizim ovamızda bu tip değil tarımsal üretime dönük yatırımlara ihtiyacımız vardır. Ürünlerimizi işleyecek, ürünlerimize katma değer sağlayacak, ihracına destek sağlayacak yatırmalara ihtiyaç var. Yapılsın, kırsal alana yapılsın, enerjiye de ihtiyacımız var ama oralara da yapılırken tüm sağlık riskleri düşünerek yapılsın. Etkisinin minimum olması lazım. Artık mağara devrine dönmeyeceğiz. Dolayısıyla enerji yatırımlarına da ihtiyacımız var ama güneş enerjisi, hidroelektrik santrali gibi alternatif bir çok enerji kaynağı var. Ayrıca Karadeniz Bölgesinde dağlar denize paralel ilerliyor. Bu yüzden hava koşulları iç kesimlere ulaşmıyor ve burada faaliyete geçecek santralden çıkacak gaz ovaya çökecek” ifadelerini kullandı.