İçindekiler
Kentteki akarsular yoluyla atıkların deniz ulaşmasının önlenmesi, eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştirilmesi ve mevcut deniz çöplerinin temizlenmesini amaçlayan, Samsun Valilği, Samsun Büyükşehir Belediyesi, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Samsun Liman Başkanlığı, Devlet Su İşleri 7. Bölge Müdürlüğü, Alaçam Belediye Başkanlığı, Atakum Belediye Başkanlığı, Bafra Belediye Başkanlığı, Canik Belediye Başkanlığı, Çarşamba Belediye Başkanlığı, İlkadım Belediye Başkanlığı, 19 Mayıs Belediye Başkanlığı, Tekkeköy Belediye Başkanlığı, Terme Belediye Başkanlığı ve Yakakent Belediye Başkanlığı’nca desteklenen ‘Samsun İli Deniz Çöpleri Eylem Planı’nda (SDÇEP) (2019-2023) Yeşilırmak Nehri’nin ziraai atıklar ve diğer çeşitli nedenlerden dolayı kirlendiği rapor edildi.
SAMSUN’DA DENİZ KİRLİLİĞİNİN NEDENLERİ
Limanlara, Organize Sanayi Bölgelerine (OSB), insan etkilerine ve diğer karasal etkilere dikkati çekilen raporda: 2011 yılında hazırlanan Samsun Bütünleşik Kıyı Alanları Planlama Projesi’ne de yer verildi. Samsun’da deniz kirliliğinin başlıca nedenlerine şu ifadelerle değinildi; “Samsun kenti ve beldelerin evsel atık sularının arıtılmadan denize verilmesi, Organize sanayi bölgeleri, küçük sanayi siteleri gibi sanayi kuruluşlarında arıtma tesislerinin bulunmaması, Gemilerin ve diğer deniz araçlarının oluşturduğu kirlilik, Tarımsal alanlarda, gübre ve tarımsal ilaçların akarsularla denize boşalması, Erozyonla akarsularla denize boşalan toprak ve sedimentler, Deniz kazaları sonucu petrol ve diğer kimyasalların denize boşalması, Denizlerde kurulmuş bulunan platform ve boru hatlarından oluşan kirlilik.”
KENTTEKİ DENİZ KİRLİLİĞİ NASIL ÖNLENİR?
Deniz kirliliğin önlenmesi için gerekli çalışamlar raporda şöyle sıralandı: “Deniz kirliliğinin önlenmesi için, atıksu altyapı sistemlerinin arıtma tesisi ile sonuçlandırılması, atıksu altyapı sistemleri bulunmayan yerleşim birimlerinde uygun fosseptik sistemlerinin kullanılması, sanayi tesislerine atıksu arıtma tesisi kurulması, deniz araçlarından oluşan kirliliğin önlenmesi, katı atıkların akarsu yataklarına ve deniz kenarlarına verilmemesi, deniz kazalarına karşı acil müdahale planlarının hazırlanması, tarımsal kökenli kirliliğin önlenmesi, uygun arıtma teknolojilerinin belirlenmesi gerekmektedir.”
KİRLİLİĞİN NEDENİ BÜYÜK ÖLÇÜDE EVSEL ATIK
Samsun’ da deniz kirliliğinin büyük ölçüde evsel atıksulardan kaynaklandığı kaydedilirken, “Evsel atıksuların arıtımı için arıtma tesisi kurulması hususunda SASKİ Genel Müdürlüğünün çeşitli projeleri söz konusudur. Ayrıca sanayi tesislerinden kaynaklanan atıksuların özelliklerini belirlemek ve deşarj standartlarını sağlamaları konusunda çalışmalar yapılmaktadır. Diğer taraftan İlimizde akarsu kirliliğinin başlıca nedenleri, tarımsal ilaçların ve gübrelerin neden olduğu kimyasal kirliliktir. Bu kimyasallar toprakta birikerek, çeşitli yollarla akarsuları kirletmekte, denize bağlantısı olan akarsular ile de kirlilik denize ulaşmaktadır” denildi.
YEŞİLIRMAK NEHRİ’NDEKİ KİRLİLİK RAPORLANDI
Diğer yandan raporda çarpıcı bilgilere yer verildi. Yeşilırmak Nehri’nde yaşanan kirliliğe işaret edilen raporda: “Tarımsal üretimi artırmak için Yeşilırmak Havzasında ve Çarşamba Ovasında yoğun gübreleme ve zirai ilaçlama yapılmaktadır. Yörede ayrıca ahır gübresi kullanılmaktadır. Yeşilırmak Havzasında bir yılda kullanılan ahır gübresi yaklaşık 28 bin tondur. Kullanılan zirai gübrenin yaklaşık yüzde 25’i amonyum nitrat, yüzde 75’i ise amonyum sülfat gübresidir. Kullanım biçimleri ve dozajları değişiklik gösteren bu tür uygulamalar Yeşilırmak Nehrini kirletmektedir” ifadeleri kullanıldı.
YEŞİLIRMAK’TA ARSENİK VE DETERJAN TESPİTİ
Rapor şöyle devam etti: “Yeşilırmak, havza sınırları içindeki, yerleşmelerin evsel atıklarının deşarj edildiği bir alıcı ortamdır. Yeşilırmak’ ın kolları üzerinde yapılan ölçümlerden pek çoğunun yüksek oranda sediment taşıdığı saptanmıştır. Havzadaki yoğun tarımsal faaliyetler nedeni ile tarımsal kaynaklı kirlenmenin yüksek olduğu görülmektedir. Endüstriyel kirlenme yönünden bakıldığında suda yüksek oranda bor, antimuan, arsenik, gres ve deterjan bulunmuştur. Yeşilırmak Nehri’nin il sınırları içinde kalan bölümü, kirlilik açısından en çok tarımsal kaynaklı uygulamalardan etkilenmektedir. Taban suyu yüksekliği nedeniyle tarımsal arazilerde kullanılan kimyasal gübrelerin, özellikle yağışlı havalarda doğrudan veya dolaylı olarak sulama kanallarına ve alıcı ortamlara karışması, bu ortamlardaki azot ve fosfor miktarının artmasına neden olmaktadır.”
KARADENİZ’İN TEMEL ÇEVRESEL PROBLEMİ
“Karadeniz Bölgesi’ndeki temel çevresel problem yine katı atık boşaltımının kötü yönetimi ve deniz çöplerinin kaynağıdır” denilen raporda ayrıca: “Geniş çapta ve deniz çöpü üzerine çok az çalışma yapılmış olmasına rağmen Karadeniz’de denize yapılan, yasal olmayan atık boşaltıları yıllardır bilinmekteydi. Örneğin, Karadeniz’in Güney kıyısında, mahalli ve endüstriyel katı atıklar, zehirli atıklar ve hastane atıkları ile karışmış vaziyette alçak arazilere, nehir vadilerine, yakın kumsallara ve hatta doğrudan denizlere dökülüyordu. Ek olarak, Gürcistan ve Türkiye kıyılarında, katı atık bertaraf tesisleri her zaman denize çok yakın olmuştur. Bu da çöplerin erozyonu ve ikincil etkisi ile denizleri kirletmesine sebep oldu 5 [4]. Karadeniz ve Azak Denizi’ndeki yasal olmayan, rapor edilmeyen, dengelenmemiş (IUU) balıkçılık da, terkedilen, kaybedilen ve atılan ağlar sebebiyle deniz çöpünün önemli bir kaynağı olarak değerlendirilmektedir” bilgilerine yer verildi.
‘TAMİR EDİLMEZ HASARLAR VERMEKTEDİR’
Atıkların yarattığı etkilere yer verilen rapor şöyle devam etti: “Denizdeki ve kıyılardaki plastik atıklar insan sağlığını tehdit eden zararlı kimyasalların yayılmasına, yaralanmalara, bulaşıcı hastalıkların yaygınlaşmasına neden olabilmektedir. Diğer taraftan, deniz çöpleri ekonomiyi olumsuz etkilemektedir (Özellikle ulaşımın zor veya altyapının eksik olduğu ücra yerlerde plajların ve denizlerin temizliği çok maliyetli olabilmektedir.). Kirletilmiş deniz ve plajlar turist çekmemekte turizmden elde edilen gelir düşmektedir. Ekosistemin işleyişine ve insanların sağladığı hizmetlere plastik atıklar ve diğer atıklar yüzünden gelen her zarar insanların geçimini etkilemektedir. Denizde salınan plastik ve diğer atıklar pervane ve çapaya dolanarak teknelere maliyetli, belki de tamir edilemez hasarlar vermektedir. Plastik ve diğer katı atıklar deniz akıntıları, dalgalar, rüzgarlar ve akışlarla yolculuk ederek kaynağından çok uzaklara ulaşmaktadır. Böylece, plastik çöpler doğal yaşamı, ekosistemi ve insan sağlığını on yıllarca, yüz yıllarca tehdit etmektedir. Bir plastik çöpün nerede oluştuğu, yolda başına neler geldiği ve ulaştığı yere niçin geldiği gibi etmenleri, yani rotasını ve kaderini takip etmek ise neredeyse imkansızdır.”
YEŞİLIRMAK NEHRİ HAKKINDA
Sivas’ın Koyulhisar ilçesinin güneyindeki Kösedağı batı yamaçlarından doğmakta olup Pozantı Çayı, Çekerek Suyu ve Kelkit Çayının birleşmesinden oluşmaktadır. Yeşilırmak Samsun’a Tokat’ın Erbaa ilçesinin kuzeyinden, batıdan Karakuş Çayını alarak girer. Samsun topraklarında önce Canik Dağlarını aşarak Ayvacık ilçesine buradan da Çarşamba Ovasına ulaşır. Çarşamba ilçesini ikiye bölerek kuzeydoğuya yönelip Civa Burnundan Karadeniz’e dökülür. Toplam uzunluğu 448 km olan Yeşilırmak’ın il sınırları içerisindeki uzunluğu 99 km’dir. İl içindeki önemli kolu Karakuş Deresidir.